Pınar Aksoy
KAŞ NEREYE GİTSEK YURTİÇİ

Kaş-Kekova Tekne Turu ile İlgili Bilinmesi Gerekenler

Kaş Kekova tekne turunun özeti yukarıdaki fotoğraftadır! Tertemiz turkuaz sularda doya doya yüzdüğüm, üzeri maki ile kaplı bakir kara parçalarını izlediğim, tekne hedefine son hız giderken rüzgarında kısa uykuya daldığım, gözlerim radar gibi denizi tararken 3 caretta ile karşılaştığım şahane bir turdu. Kaş’ta yapılması gerekenler listesinde en başa koyar, gidecek herkese tavsiye ederim. Uzun zamandır sakin güzel sularda yüzmek için tekne ile açılmak istememin bu turdan bu derece memnun olmam üzerindeki etkisi nedir bilemiyorum ama demek ki beklediğimi bulmuşum.

Tekne Seçimi

Bu başlığı öncelikle ‘bireysel’ ve ‘tur şirketi’ olarak, kesinlikle ‘bireysel’i önerdiğimi baştan belirterek, ikiye ayırıyorum. Tur şirketlerinin fazlalığını ve tekne turu da düzenlediklerini Kaş’ta gezerken gördük. Bu seçenek de aklınıza takılırsa diye, tesadüfen bu şirketlerin birinde öğrendiklerimizi de anlatacağım.

Tekne turuna çıkmaya karar verdiyseniz, Kaş’ta akşam yürüyüşlerinizde limana uğrayıp demirlemiş teknelere bakıp kaptanları ile görüşerek karar verebilirsiniz. Riske de girmemiş olursunuz. Ama yoğun sezonlarda bir sonraki ya da iki gün sonraki güne yer bulamama durumu olabilir. Ben işimi şansa bırakmayı pek sevmediğimden ve yüzyüze görüştüğüm insanlara biraz zor hayır diyebildiğimden tabi ki yine gitmeden uzun ‘araştırma-karşılaştırma’lar yapıp tekneye önceden karar verdim ve telefon ile rezervasyon yaptırdım. Böyle bir yol izlerseniz, Kaş’a vardığınızda tekneye gidip ödemenizi yapıp yerinizi kesinleştirmelisiniz. Ki bu yöntemi açıkta kalmamak için tavsiye ederim.

Tur şirketi tercih edecekseniz sanırım önceden tur şirketi araştırmanız gerekiyor. Ya da yine Kaş’ta yürürken karşınıza çıkacak bir şirketin kapısından girerken bulacaksınız kendinizi ve herşeyi olduğundan 10 kat daha güzel ve daha iyiymiş gibi tanıtan arkadaşlar sizi ikna edecekler 🙂 Onları kötülemiyorum sakın yanlış anlaşılmasın. Bu seçeneğin şöyle bir avantajı olabilir; tur şirketleri tekne ile önceden anlaştığı ve yer ayırdığı ya da kendilerine ait tekneleri olduğundan istediğiniz güne yer bulma şansınız (emin olmamakla birlikte) daha yüksek olabilir. Tur şirketli tekne turunun diğerlerinden farkından ileride bahsedeceğim.

Daha önce tekne turu yaptıysanız az çok temayı biliyorsunuzdur. Tekne çeşitli koylarda yüzme molaları verir, öğlen tavuk-makarna-salata menüsü ile geçer, teknede sürekli çalan yüksek sesli bir müzik vardır. Kaş’taki tekne turları bundan birkaç noktada ayrılıyor ve bence benim de çok sevme sebebim farklı olmaları. Tekne seçimi yaparken müziksiz olmasını özellikle istiyordum ve yine uzun araştırmalarım sonunda gördüm ki hiç bir teknede müzik yayını yok zaten. Çok güzel, artı 1 ile başladık. İkinci ölçütüm teknenin çok kalabalık olmaması. Burada ilk elemelerim başlayacak. Bazı tekneler daha büyük, bazıları var olan tüm boş yerleri minderler ile doldurmuş. Fotoğraf ve yorumlar ile seçenekleri azalttım. Sırada yemekler var. Tavuk yemediğimiz için sadece tavuk sunan tekneler eleniyor. Benim için balık, Göker için de et olmalı. Görüyorum ki tekneler salata meze olayını ileri bir boyuta taşımışlar, çoğunda böyle. Bunlar ve birazdan yazacağım birkaç güzel özelliği ile teknemize karar veriyorum ve telefon ile ulaşıp rezervasyonumuzu yapıyorum. Teknemiz Dennis Boat.

Tekne Rotası – Kekova Neresi? 

Tekneler Kaş Liman’dan hareket ediyor. Hareket saatleri 9:45-10:00 arası, biz 9:45’te hareket ediyoruz. Teknelerin uğradığı koylar ve güzergahları hemen hemen aynı. Hava durumuna, koyun kalabalığına göre kaptanlar ufak değişimler yapıyorlardır. Koyların çok kalabalık olduğunu görmedim, aynı anda aynı koyda en fazla 3 tekne oluyor. Ben referans olması için bizim güzergahımız ile başlıyorum.

9:45: Limandan ayrılış.

11:11: Yağlıca Koyu’na varış. Bu ilk koya ulaşmak 1 saat 25 dk. sürüyor. Haritadan bakarsanız Kaş’tan Kekova’ya doğru çıkıntılar aşmak gerekiyor. Biraz uzun gelebilir ama denizde püfür püfür giderken bir buçukluk saatin rahatsız edeceğini düşünmüyorum. Hem gördüğümüz toplam 3 carettanın 2’sini bu yolda gördük. Koylarda sular gerçekten inanılmaz. Tam istediğim, hayal ettiğim gibi, mavi-yeşil. Yağlıca Koyu’nda yalnız bizim tekne var. Yarım saat yüzme molası veriyoruz.

12:00: Tersane Koyu ve Batık Şehir.

KEKOVA

Kekova yalnızca bir yer değil, bölgeye verilen isim. Bu bölge üzerinde hiç yerleşim olmayan Kekova Adası, karşısında ana karada Simena (Kaleköy) ve Üçağız yerleşim yerlerinden oluşuyor. Bu bölge ve kıyı boyunca Fethiye’ye kadar uzanan bölgeler Likyalıların uzun yıllar hüküm sürdüğü bölgeler. Meşhur Likya Yolu’nu duymuşsunuzdur zaten. Kekova’da da onlardan ve sonrasında Doğu Roma’dan kalan izleri görmek mümkün. Tersane Koyu ve Batık Şehir Kekova Adası üzerinde. Zamanında gemi yapılan, yaşam sürülen şehrin kalıntılarını tekneden izliyoruz. Buralarda durmak ve yüzmek yasak. Fakat Tersane Koyu’nda demirlemiş tekneleri görmedik mi, tabi ki gördük. Biz teknede görevli Çetin Bey’in (Çet 😀 ) anlattıklarını dinleyerek Kekova Adası’ndaki eski kalıntıları görüp hemen karşısında Kaleköy limanda demirliyoruz. Kaleköy’de şu an yerleşim var. Kaleköy anakarada yer alsada, karadan ulaşım olmadığı söyleniyor. Üçağız’a karadan ulaşım var, buradan tekne ile Kaleköy’e geçiliyormuş. (Kafada netleştirmek adına haritadan bu noktalara bakmanızı öneririm)

12:35: Kaleköy (Simena)’ya varış. Burada 1 saat molamız var. Limandan içeri yürüyoruz, amacımız Köyü gezmek ama değişik bir yerleşimi var köyün. Düz olmadığından sürekli yukarı merdivenlerden çıkıyorsunuz. Yol sandığınız yerler aslında bir evin bahçesi olabiliyor. Tepede kale ve lahitler var. Aslında bu sıcakta kaleye tırmanmak istemiyoruz ama yol bir şekilde bizi kaleye kadar getiriyor. Bilmem kaç basamak diye korkuttukları kadar yokmuş. Kaleye giriş 14 TL. Müzekart geçerli. Asıl kaleye girmeden sağa doğru ilerlediğinizde karşınıza çıkan lahitler daha büyüleyici. Yer üstündeki bu devasa mezarlar o dönemleri hayal edebilmek için ne yetersiz olduğumu gösteriyor bana 🙂 Köyün doğal dondurması meşhur. Merdivenlerden çıkarken sürekli dondurma tattıracaklar size. Tekneden Anch Cafe tavsiyesi geldiği için biz dönüşte orada oturup yemeyi planlıyoruz ama ikram edilenlerin de tadına bakıyoruz tabi. Ama dondurma konusunda yine yüzüm gülmüyor ve Anch Cafe’nin dondurmasını hiç beğenmiyorum. Yol üzerindekiler çok daha güzeldi, of of ! Kaleköy’de suya batık olan ve görebileceğiniz de bir lahit varmış, Türkiye tanıtım videolarında çıkıyormuş hatta. Onu da görebilirsiniz, bizim zaman yukarıda drone uçurmaktan yetmedi yine.

Lahitler

Simena

14:00: Üçağız. Burası Kaleköy’e çok yakın, oradan kalkıp 10 dk sonra burada demirliyoruz. Diğer tekneler Üçağız’a uğruyorlar mı emin değilim. Bizim uğrama sebebimiz yemek yemek. Bizim teknede yemek diğerlerinin aksine Üçağız’da bir restorantta veriliyor. Teknede yemek çok sorun olur mu bilmiyorum ama bu şekilde rahat olduğunu söyleyebilirim. Restorantta önceden tercihlerimizi belirttiğimiz şekilde bana balık, Göker’e köfte geliyor. Açıkbüfe salata ve mezeler var. Lezzetler ortalama, eh. 40 dk yemek molası.

15:? : Akvaryum Koyu. Heryerde bir akvaryum koyu var demek 😀 Su yine muhteşem. Burada biraz tekne kalabalığı var, toplam 3 tekneyiz. Yarım saat yüzme molası.

16:47: İnönü Koyu. Akvaryum’dan sonra dönüş yoluna geçiyoruz. İnönü’ye gelene kadar yine epey yol yaptık. Bu koyun girişinde bir carettayı dalarken görüyoruz. Tekne demirlediği an hemen o yöne doğru yüzüyoruz ama çoktan gitmiş 🙁 Yarım saat yüzme molası. Bir de yeni demlenmiş çay 🙂

Dönüş yoluna geçiyoruz artık. Tam az yüzdük ama derken Mehmet Kaptan Kaş’ı uzaktan teğet geçiyor, hala ilerliyor. Bizi bir koya daha götürüyor ismini tam hatırlamadığım. Suyun altında taştan oyularak yapılmış bir köpekbalığı var. Güneş iyice alçaldı. Su yine ama yine çok güzel. Su altında ilk defa bir aslan balığı görüyorum, bence bunu duyduktan sonra Göker suya girmediğine pişman oluyor 🙂

Buradan da hareket edip 19:15 gibi yeniden Kaş Liman’a yanaşıyoruz. Güneş denizin arkasında kayboldu, turuncu kırmızı izleri Kaş’ın üzerinde kaldı. Limana giriş yapan önemli bir komutan gibi karşılıyor bizi Kaş.

******Önemli Notlar******

  • Girişte bahsettiğim tur şirketi ile tekne turu, bizim tesadüfen konuştuğumuz şirkette şöyle gerçekleştiriliyor. Yolcular Kaş’tan araba ile Üçağız’a götürülüyor, buradan tekneye biniliyor. Farklı bir ya da iki koy görülüyor ama toplam koy sayısı fazla değil. Bunun sebebi bizim tekne ile 1:30 saat gittiğimiz yolu gitmemekmiş. Evet ama Üçağız’a karadan ulaşım çok mu güzel sanki. Son 18 km. si de zorlu. Bu yol da Google’a göre en az 45 dk. Ben denizden daha uzun sürede gitmeyi tercih etsem de sizin seçiminiz farklı olabilir. O yüzden bu seçeneği de bilin.
  • Bizim teknede ödeme yapıldığı an aynı zamanda oturulacak yerler de seçiliyor. Yani ertesi sabah geldiğinde yer kapmak ya da sona kalan yere oturmak gibi tatsız şeyler yaşanmıyor. Bu şekilde olmayan tekneler de varmış, sormak lazım.
  • Kalabalık bir grupsanız daha küçük boyutlu tekneler ile özel bir geziyi düşünebilirsiniz. Çok daha keyifli olur. Limanda yine özel gezi düzenleyen tekneler de var.
  • Kekova turu bence olmazsa olmazlardan. İlk defa gelenler önce bu tura katılabilir. Ben bir daha gitsem daha yüzme odaklı bir tura çıkmak isterim. Çok incelemedim ama Adalar turu diye geçen bir başka tur daha var, sanırım bu benim isteğime yönelik.
  • Kekova tur ücretleri 100-140 arası değişiyor. Bizimki kişi başı 125 TL’ydi. Tekne 40 kişilik ve tercih eden insanlar da oldukça sakindi. Tuvaletler temiz, kaptan ve mürettebat ise pek neşeliydi. Biz oldukça memnun kaldık. Özel tekne dışında sakin, kalabalık olmayan bir tur isterseniz öneririm Dennis Boat’u. Diğer teknelerden de daha fazla koyda yüzdük, limana en geç gelen tekneydik 🙂
  • Kaleköy’de kaleye terlikle tırmanabilir miyim, yanıma bir de spor ayakkabı alsam mı diye bir soru oluşursa kafanızda benim gibi, gerek yok.
  • Deniz gözlüklerinizi ve minderlere sermek için havlunuzu unutmayın. Teknelerden de su, kahve alabilirsiniz ama yine de tedarikli gelmek isteyebilirsiniz.

Sizin de memnun kaldığınız başka turlar ya da eklemek istedikleriniz varsa yazın! Maviliklere yeniden kavuşmak dileğiyle…Denize açılacaklar; Pruvanız Neta Olsun! 

Kaş yazısı için tık tık

You Might Also Like...

No Comments

Leave a Reply