Çoook uzunca bir aradan sonra herkese yeniden merhaba! Bu süre içinde kahramanımız hem yeni iş süreci yaşıyor, hem de daha sonra hakkında uzuuun bir yazı yazmayı…
2016’nın ilk gününden merhaba 🙂 Küçüklüğümüzden beri filmlerde karlı yılbaşılarını izleyen bizler için bu sene çook güzel bitmiştir eminim. Ben çocuklar gibi şendim, hele de yılbaşında…
Merhabaa ! Gri montum ve ben tekrar karşınızdayız 😀 Bu sezon aldığım en güzel şeylerden biri. Rengini, kesimini ve kumaşını çok sevsem de çok çabuk tüylendiğini…
Her kadın kuaföre gitmeyi sever, herhalde ben hariç. Hele saç yaptırmak benim için başlı başına bir stres konusu. Toplu saça pek yakın olduğum söylenemez, “düz fön”…
Haftasonu ne güzeldi hava, çorapsız üşütmeyen, ılık ılık esen. Lodosun gözü yaşlı olduğu için korkarım son güneşli haftasonumuzdu ama 🙂 Gerçi İstanbulda hava güzel olduğunda sonuç…
Sokaklarda dolaşmak güzel. Sonunun nereye varacağını bilememek. Bir sonraki arada karşına ne çıkacağını merak etmek. Biraz korkmak, tedirgin olmak. Adımları hızlandırmak. İnanamamak, aradaki uçurumun gerçekliğini yaşamak.…